Rh Uyuşmazlığı
Annenin Rh-, babanın Rh+ olması durumunda kan
uyuşmazlığından bahsedilir. Sorun Rh+ bebeğe gebe kalan kadının
Rh antijenine karşı duyarlı maddeler (antikor) oluşturması ve bu
antikorların plasentadan geçip fetusun kan hücrelerini yok
ederek, kansızlığa ve giderek fetusun anne karnında ölmesine
neden olmasıdır. Genellikle fetustan anne kompartmanına geçen
0.1 ml kan dahi Rh- annede antikor oluşumuna neden
olabilmektedir. Bu fetustan anneye kanama en çok doğum esnasında
ortaya çıktığı için genellikle annenin ilk bebeğinde sorun
yaşanmaz. Ancak seyrek de olsa bazı durumlarda gebelik sırasında
da fetustan anneye kanama olabilmekte ve anneyi
duyarlandırabilmektedir. Bu olaylar amniosentez, doğum öncesi
kanama ve düşükler olabilir. Birçok zaman da sebebi bilinmeyen
bir mikrokanama olabilir. Anneye hayatı boyunca yanlışlıkla Rh+
kan verilmesi de anneyi duyarlandırabilir.
Tedavide amaç annenin duyarlanmasını önlemektir. Bu
amaçla anti-D globulin anneye kas içine yapılır. Fetustan anneye
en çok kanama ve duyarlanma olasılığı doğum sırasında olduğu
için söz konusu enjeksiyon doğumdan sonraki ilk 48 saatte
yapılır. Bu esnada bebeğin kan grubu öğrenilebilir. Eğer bebek
kan grubu Rh- ise bu enjeksiyonu yapmaya gerek yoktur. Diğer
anti-D globulin yapılma alanları ise şunlardır. Amniosentez
sonrası, düşük sonrası (özelikle büyük düşüklerde), 28. gebelik
haftası, eğer 28. haftada yapılmamış ise doğum öncesi kanama
durumunda.
Tüm bu önlemlere rağmen anne duyarlanmış olabilir.
İndirek Coombs testi (IDC) pozitifliği ile anlaşılır. Nadiren
kan uyuşmazlığı olmadığı halde IDC pozitif olabilir. Duyarlanmış
annelerin takip eden gebelikleri ciddi tehdit altındadır. Eğer
bebek Rh- olursa sorun yaşanmaz ancak Rh+ bebeklerin anne
karnında ölme riski vardır. Bu gebeliklerin takibi özellik
ister. Fetusun göbek kordonundan kan alınarak fetustaki
kansızlığın derecesi anlaşılır ve gerektiğinde fetusun göbek
kordonundan fetusa kan transfüzyonu yapılabilir. Yine bu
bebekler beklenen doğum tarihinden önce doğurtulurlar.
|